İHRACAT SÜREÇLERİNDE YAŞANABİLECEK DOLANDIRICILIK TÜRLERİ

Öncelikle dolandırıcılık; kendinize veya ilgili bir kişiye veya ilgili bir şirkete, mali bir menfaat sağlama ve/veya başka bir kişiye zarar verme niyetiyle bilgi veya mali durumların kötüye kullanımı olarak tanımlanabilir.

Dolandırıcılar amaçlarına ulaşmak için hedef kişilerin teknik bilgi eksikliğini ve zayıflıklarını kullanırlar. Teknik bilgi yetersizliğine başta Uluslararası Ticari Kurallar olmak üzere dış ticaret işlemlerinde kullanılan teslim ve ödeme yöntemlerindeki eksik veya hatalı bilgiler örnek verilebilir.

Sahtecilik ve dolandırıcılık vakaları için ICC (International Chamber of Commerce) tarafından dört ana başlık özelindeki sınıflandırmaya atıfta bulunulmuştur:

  • Yüklenen malın satış sözleşmesinde kararlaştırılan niteliklere sahip olmaması, miktarının sözleşme miktarından düşük olması
  • Tahrif edilmiş vesaik, malın hiç yüklenmemesi
  • Aynı malın birden fazla ithalatçıya satılmış olması
  • Aynı mal için birden fazla konşimento düzenlenmesi

Diğer türlü dolandırıcılık türlerine kısaca bakmak gerekirse;

SWIFT Dolandırıcılıkları: Ticaret yapan yüklenici firmanın e-posta yoluyla gönderdiği proforma fatura üzerinde bulunan IBAN bilgisi silinerek, yerine dolandırıcılara ait başka bir hesabın IBAN bilgisi yazılmakta ve bu proforma fatura yüklenici firmanın e-posta adresi ile malın alıcısı olan diğer firmaya bildirilmektedir. Mal karşılığı gönderilen tutar, ticaret yapan gerçek firma yerine kötü niyetli kişilere ait hesaplara alacak geçmekte ve bu sayede bakiye ele geçirilmektedir.

Uluslararası Para Transferi Yapan Şirketler Dolandırıcılıkları: Bazı şirketler uygun ücretler karşılığı dünya genelinde dakikalar içinde para transferi yapabileceğiniz hızlı, kolay ve yaygın para gönderme- alma servisi sunmaktadır. Hızlı para transferi şirketleri olarak adlandırılan bu uluslararası şirketler üzerinden gerçekleştirilen işlemlerde de dolandırıcılık olayları görülebilmektedir.

Akreditifli Ödeme İşlemlerinde Hile, Belgede Sahtecilik ve Dolandırıcılık Vakaları:

Uluslararası ticarette akreditifli ödemelerin kullanılması suretiyle işlenen belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarının mağdurları ihracatçı, ithalatçı ya da tarafların anlaşması sonucunda bankalar ve sigorta şirketleri olabilmektedir. Bunlara örnek vermek gerekirse;

  • Akreditif içeriğine ithalatçı tarafından kasten gerçekleştirilmesi neredeyse imkansız olan şartların dahil edilmesi ya da vesaikin ibrazında sorun yaratacak ve rezerve sebep olacak şekilde unvan, adres ve tarih bilgilerinin özellikle hatalı olarak yazılması,
  • İthalatçı tarafından sahte akreditif metinlerinin hazırlanması,
  • İbraz edilmesi imkansız olan sertifikaların talep edilmesi.

Korunmak için dış ticaret tekniklerini, zayıflıklarını ve kurallarını bilmek gerekir. Bunun dışında daha da önemlisi sahtekâr veya dolandırıcıların kullandıkları tekniklere aşina olmak ve bunları mümkün olduğu kadar ileri düzeyde bilmek gerekir. Bunun için uzman kişilerin tecrübelerinden, bu konuda yazılmış dokümanlardan, sunum, seminerler ve konferanslardan, ihracat danışmanlığı hizmeti veren firmalardan faydalanmak gerekir.

Örnek vermek gerekirse;

  • Bağımsız Gözetim Desteğinin Alınması: Özellikle sözleşmeye konu olan mal dışında farklı bir malın yüklenmesi ya da kalite koşullarını sağlamayan ürünlerin gönderilmesi ihtimallerini ortadan kaldırmak isteyen ithalatçı, yükleme sırasında bağımsız gözetim şirketlerinin desteğini alarak, bu şirketlerden alınacak raporu akreditif metninde ibrazı zorunlu belgeler içeriğinde talep etmelidir.
  • Alacak Sigortası Yaptırılması: İhracatçılar tarafından uygulanabilecek bu önlemde, bu konuda hizmet veren bir sigorta şirketinin desteği alınarak, ülke ve ticaret riskine karşı mal bedeli sigortalanabilmektedir. Sigorta öncesinde ilgili firmanın bulunduğu ülkenin risk kategorisi tespit edilmekte, sigorta şirketlerinin söz konusu ülkedeki bağlantıları aracılığıyla firmanın finansal performansı da ayrıca değerlendirilmektedir.
  • Akreditif Metni ile Sözleşmenin Birbiriyle Uyum Derecesinin Kontrolü : Sözleşme yapıldıktan sonra, ithalatçı tarafından gönderilen taslak akreditif metni içinde yer alan mal tanımı, ambalaja yönelik özellikli talepler, ibraz için istenilen belgeler, yükleme-ödeme vadeleri özellikle kontrol edilmeli, eğer sözleşmenin dışında ithalatçıya belirli konularda değişiklik yapma yetkisi tanıyan esnek kurallar mevcutsa, bu kuralların sözleşme ile uyumlu hale getirilmesi noktasında ithalatçıyla mutabakata varılmalıdır.
Önceki Yazı
İHRACAT SÜREÇLERİNDE REKABETÇİ ÜSTÜNLÜK NASIL SAĞLANIR?
Yazıyı görüntüle +
Sonraki Yazı
İHRACAT YOL HARİTASI NEDİR?
Yazıyı görüntüle +